Uluslararası Çalışma Örgütü’nün (İLO) ve T.C Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı’nın düzenlemiş olduğu “Türkiye’de Kamu Sendikacılığı” konulu çalıştaya, Anadolu-Sen Konfederasyonu Genel Başkanı Mustafa Güçlü ve Genel Başkan Yardımcıları Halil Eriklioğlu, Savaş Dağlı ve Mesut İbrahim Karahan katıldı. Genel Başkan Mustafa Güçlü yaptığı konuşmada özetle aşağıdaki konulara dikkat çekti. Sendikaya üyelik ve çekilme e-devlet üzerinden yapılmalıdır. Bunun iki önemli gerekçesi vardır. Birincisi, kamu yöneticisi konumunda olan kamu görevlilerinin sendikalara üyelik ve çekilme sürecine müdahil olarak mobing uygulamasının önüne geçilecektir. İkincisi, sendika üye sayılarının daha şeffaf bir ortamda belirlenmesi sağlanacaktır. Ülkede hükümet eden iktidar ve üyesinin hakkını korumak ve genişletmek için gayret eden sendikaların ortak noktası üretimin sağlıklı bir zeminde yapılmasını temin ederek refah seviyesini yükseltmektir. Tabiki üretimin mahiyeti değiştikçe çalışma hayatına yönelik olarak kavramların mahiyetinin değişmesinde normaldir. Bu kapsamda işçi ve memur kavramının yeniden ele alınıp tanımlanması demokratik bir çerçevede ele alınabilir. Ancak iş güvencesinin tartışılması açılması kabul edilemez bir kırmızı çizgimizde. Kamuda eşit işe eşit ücret kapsamında yapılan değerlendirmeler objektif kriterlerle yapılmalıdır. Bu noktada yapılan çalışmalardır kamu çalışanları ekonomik ve özlük hakları bakımından mağdur edilmemelidir. Sivil toplum örgütleri siyaset kurumu ile mutlaka ilişki içinde olacaktır. Bu ilişkinin mahiyetinin ülkelerin sosyolojik durumu göre şekilleneceği de ortadadır. Ancak ülkemizdeki sendikaların siyaset kurumu ile olan ilişkisi siyasi partiler eli sağlanarak politize edilmemelidir. Sendikaları kurumsal vizyon ve bakış açıları ideolojilere kurban edilerek memurun sorunlarına ortak tavır koyma noktasında bir araya gelmelerine engel teşkil etmemelidir. Genel Başkan Yardımcısı Halil Eriklioğlu da söz alarak “4688 sayılı kanuna göre Mart ve Kasım'da toplanan Danışma Kurullarına kimlerin katılacağı net olarak belirlenmiştir. Toplu sözleşmeye katılacak Kamu Görevlileri Temsilcilerinin kimlerden oluştuğu net belirlenmiş. Hakem yapısı net belirlenmiştir. Lakin Kamu İdare Kurulu (KİK) İşveren adına kimlerin katılacağı net değildir. Eğer idarenin hoş baktığı sendika varsa üst düzey temsil yoksa alt düzey temsille karşılaşılmaktadır. Bu yüzden İşveren adına KİK katılacakların ünvanları net olarak tanınlanmalı ve KİK kararları bağlayıcı ve alınan kararlar uygulanmadığında cezayi bir yaptırımı olmalıdır” dedi.
Uluslararası Çalışma Örgütü’nün (İLO) ve T.C Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı’nın düzenlemiş olduğu “Türkiye’de Kamu Sendikacılığı” konulu çalıştaya, Anadolu-Sen Konfederasyonu Genel Başkanı Mustafa Güçlü ve Genel Başkan Yardımcıları Halil Eriklioğlu, Savaş Dağlı ve Mesut İbrahim Karahan katıldı.
Genel Başkan Mustafa Güçlü yaptığı konuşmada özetle aşağıdaki konulara dikkat çekti.
Sendikaya üyelik ve çekilme e-devlet üzerinden yapılmalıdır. Bunun iki önemli gerekçesi vardır. Birincisi, kamu yöneticisi konumunda olan kamu görevlilerinin sendikalara üyelik ve çekilme sürecine müdahil olarak mobing uygulamasının önüne geçilecektir. İkincisi, sendika üye sayılarının daha şeffaf bir ortamda belirlenmesi sağlanacaktır.
Ülkede hükümet eden iktidar ve üyesinin hakkını korumak ve genişletmek için gayret eden sendikaların ortak noktası üretimin sağlıklı bir zeminde yapılmasını temin ederek refah seviyesini yükseltmektir. Tabiki üretimin mahiyeti değiştikçe çalışma hayatına yönelik olarak kavramların mahiyetinin değişmesinde normaldir. Bu kapsamda işçi ve memur kavramının yeniden ele alınıp tanımlanması demokratik bir çerçevede ele alınabilir. Ancak iş güvencesinin tartışılması açılması kabul edilemez bir kırmızı çizgimizde.
Kamuda eşit işe eşit ücret kapsamında yapılan değerlendirmeler objektif kriterlerle yapılmalıdır. Bu noktada yapılan çalışmalardır kamu çalışanları ekonomik ve özlük hakları bakımından mağdur edilmemelidir.
Sivil toplum örgütleri siyaset kurumu ile mutlaka ilişki içinde olacaktır. Bu ilişkinin mahiyetinin ülkelerin sosyolojik durumu göre şekilleneceği de ortadadır. Ancak ülkemizdeki sendikaların siyaset kurumu ile olan ilişkisi siyasi partiler eli sağlanarak politize edilmemelidir. Sendikaları kurumsal vizyon ve bakış açıları ideolojilere kurban edilerek memurun sorunlarına ortak tavır koyma noktasında bir araya gelmelerine engel teşkil etmemelidir.
Genel Başkan Yardımcısı Halil Eriklioğlu da söz alarak “4688 sayılı kanuna göre Mart ve Kasım'da toplanan Danışma Kurullarına kimlerin katılacağı net olarak belirlenmiştir. Toplu sözleşmeye katılacak Kamu Görevlileri Temsilcilerinin kimlerden oluştuğu net belirlenmiş. Hakem yapısı net belirlenmiştir. Lakin Kamu İdare Kurulu (KİK) İşveren adına kimlerin katılacağı net değildir. Eğer idarenin hoş baktığı sendika varsa üst düzey temsil yoksa alt düzey temsille karşılaşılmaktadır. Bu yüzden İşveren adına KİK katılacakların ünvanları net olarak tanınlanmalı ve KİK kararları bağlayıcı ve alınan kararlar uygulanmadığında cezayi bir yaptırımı olmalıdır” dedi.
Adınız Soyadınız
E-Posta
Girilecek rakam : 890541
Lütfen yukarıdaki rakamları yazınız.